Sosyal Medya

Makale

Zırhlı birlikler Ankara’dan uzaklaştırılmalı

15 Temmuz gecesi baÅŸlayan ihanet furyası devam ediyor ve o kadar çok hain var ki… 

Hava Kuvvetleri ve Jandarma’daki hainlerin, bu komutanlıkları kendi dümen sularına sokabilecek kadar çok oldukları anlaşıldı. Dün, Konya’daki hava üssünde de yükseldi ihanet bayrağı. Daha doÄŸrusu, tam yükselecekken yırtılıp atıldı. Öte yandan, adı batasıca Sabiha Gökçen Havaalanı’ndaki jandarma komutanı, hakkındaki soruÅŸturma sebebiyle kendisini gözaltına almaya giden polislere ateÅŸ açtırarak, hainliÄŸini tescil etti. 

Yahu, Genelkurmay BaÅŸkanı Hulusi Akar’ı zincire vurup ölümle tehdit eden ihanet ÅŸebekesinin içinde kendi emir subayı ve özel kalemi de var... CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan’ın baÅŸyaveri de hainler arasında sayılıyor… Var mı bunun ötesi?

Son askerî darbe teÅŸebbüsünün sorumluluÄŸunu tabii ki Türk Silahlı Kuvvetleri’nin tümüne mal edemeyiz, ama darbecilik potansiyelinin Türk Silahlı Kuvvetleri’nde yapısal bir sorun olduÄŸu gerçeÄŸini kabul etmemiz lazım. Ã–yle bir yapı ki bu,anakroni filan demeden 27 Mayıs 1960’ı yeniden üretmeyi makul gösterebiliyor ve bu manyaklığın her an kuvveden fiile çıkabilme ihtimalini ‘teminat’ altına alabiliyor. Sene olmuÅŸ 2016, köprünün altından akan suların haddi hesabı yok, ama birileri hâlâ cunta kurabiliyor ve o cunta Türk Silahlı Kuvvetleri’nin her kademesinde destek bulabiliyor iÅŸte. Genelkurmay BaÅŸkanı ve kuvvet komutanları esir alınabiliyor, baÅŸkent hava bombardımanına uÄŸrayabiliyor, asker kılıklı teröristler Ä°stanbul’u kan gölüne çevirebiliyor…

Uzun vadede yepyeni bir ordu kurulmalı. Kısa vadede ise mevcut ordunun darbecilik potansiyelini mümkün mertebe zayıflatmaya ve zayıflatılmış halini de dengelemeye matuf radikal adımlar atılmalı. Her ÅŸeyden evvel zırhlı birlikler baÅŸkentin en az 100 kilometre uzağına gönderilmeli. Ankara’da tankın ne iÅŸi var? Askerî darbede milli iradeye karşı kullanılmaktan baÅŸka ne iÅŸe yarar? Büyük bir terör furyasından lazım olursa, çaÄŸrılır gelir. Yunanistan’daki albaylar cuntası tasfiye edilip demokrasiye geçileli beri tankların baÅŸkent Atina’ya en az 100 kilometre mesafede olması gerekiyor. Bizde oncağız akıl yok mu? Tankları uzaklaÅŸtırmak yetmez, potansiyel askerî darbe teÅŸebbüslerini bastırmak için polise -baÅŸta tanksavar olmak üzere- gerekli silahların ve sair araç gereçlerin verilmesi de lazım. Bunları söylemekle askere saygısızlık etmiÅŸ olmuyorum. Asker kılıklı teröristlere, generalinden erine kadar hepsinin mahvına görmek istediÄŸim millet düÅŸmanı katillere zaten saygı borcum yok, kin borcum var. O radikal adımların atılmasını, herkesten evvel, en yakınındaki subayların boÄŸazlamaya kalkıştığı Genelkurmay BaÅŸkanı’nın savunması gerekir. Ordunun ‘prensipte olduÄŸu ÅŸey’ tabii ki güvenilir bir ÅŸey, ama pratikte karşılaÅŸtığımız sorunlar orta yerde dururken samimi olarak ‘Ordumuza güvenimiz tam’ diyebilecek durumda deÄŸiliz. Astlarının ihanetine uÄŸrayan Genelkurmay BaÅŸkanı’na ve kuvvet komutanlarına sorun bakalım, diyebiliyorlar mı? Kendimizi kandırmayalım. 66 senedir askerî darbelerin üstesinden gelebilmek için akla karayı seçen bir ülke deÄŸilmiÅŸiz gibi davranmayalım. Hele ÅŸu günlerde; eskilerinden daha ilkel, Meclisi bombalayacak kadar aÅŸağılık bir cuntayla mücadelenin orta yerinde, darbeci asker kurÅŸunuyla ÅŸehit düÅŸen vatandaÅŸlarımızı ebediyete yolculamak için cenazeden cenazeye koÅŸtururken! 

‘Åžimdi mi söylüyorsun bunları? Bugüne kadar neredeydin?’ diye soracak olursanız… Vallahi öteden beri söylüyorum. Etkili ve yetkili insanlara da söylüyorum. Hem söylüyorum, hem yazıyorum. 28 Åžubat döneminde yazdım, 27 Nisan sürecinde yazdım, 2014’te bir vesile ile tekrar yazdım, Buyurun, “Askerî darbeye dikkat!” baÅŸlıklı yazımdan bir kesit: 

“Batı’da iyice menfileÅŸen Türkiye algısının da hizmet ettiÄŸi yeni uluslararası konjonktürün darbe heveslilerine gün doÄŸurduÄŸu gerçeÄŸi göz önünde tutularak, muhtemel darbe teÅŸebbüslerine karşı tedbirlerin ivedilikle alınması lazım. Her ÅŸeyden evvel polisiye tedbirlerden bahsediyorum. Emniyet teÅŸkilatındaki fetret dönemi bir an evvel sona erdirilmeli ve polis -gerekli teçhizat takviyesi de yapılarak- tam bir özgüven içinde demokratik hukuk devletini her kayıt ver ÅŸart altında koruyabilecek duruma getirilmeli. /…/ Bir ÅŸey daha: Zırhlı birlikler baÅŸkentten Ã§Ä±karılmalı. Türkiye istediÄŸi kadar Yeni Türkiye olsun, Eski Türkiye’nin bazı güçleri milli iradeye karşı potansiyel tehdit oluÅŸturmaya devam ediyorlar. Belki kendileri bunu henüz bilmiyorlar; belki milli iradeye savaÅŸ açmayı akıllarının ucundan bile geçirmiyorlar; ama Ã¶yle bir gün gelir, öyle ÅŸartlar oluÅŸur ki, birileri onların kulaklarına üç-beÅŸ sihirli kelime fısıldar ve bütün atmosfer deÄŸiÅŸir. Müteyakkız olmalıyız.” (Star, 8 Ocak 2014)

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.